deneme 214



Türk olarak arabistan'a gidiyorsun. İnsanlar seni Türkçe selamlıyor; camilerden her gün Türkçe dualar yükseliyor; senin toprağını kutsal kabul edip senin gibi giyinmeye, düşünmeye ve konuşmaya çalışıyorlar. Yerde Türkçe bir yazı, örneğin Türk malı bir çikolatanın ambalajını görünce öpüp yerden alıyorlar. Okullarında senin tarihin, kalplerinde senin ataların, inançlarında senin bile unuttuğun 1500 yıl önceki Türk büyükleri. Devlet başkanları sıkça halkına senin kültüründe kutsal kabul edilen şeylerden bahsediyor. Senin ülkenin bir büyüğü öldüğünde sen bayrağını indirmemene rağmen bu kekolar yas ilan edip bayraklarını yarıya indiriyorlar. Senin ülkenden gelen suyu bile kutsal kabul edip ritüelle içiyorlar ve daha niceleri.

_Freud - İlkel Atanın Devrilişi_
_Yüzyılın en korkunç despotu II. Abdülhamid, çağ dışı imparatorluğun sultanıdır. Bu despot bütün tebaası üzerinde yaşam ve ölüm yetkisini tek başına elinde tutmakta, zindanlarda Türk aydınlarını boğdurtmakta, bir kısım azınlıklarla birlikte kendi öz oğullarını da acımadan öldürmekte, hareminde de binlerce kadını kendi keyfi için tutmaktaydı. 1908'de oğullar zalim babaya karşı bir olup ayaklandılar. Genç Türkler sultanı tahttan indirerek ulusal bir toplum düzeni kurdular. Osmanlı İmparatorluğu'nda sanatların ve düşüncenin bir anda yeşerip geliştiği gözlendi.

_Avrupa'nın en fakir ve en cahil toplumu, arap kölesi yapılmış gariban Türk halkının cumhuriyeti çoktan yıkılıp, reis hanedanlığı kurulmuş. Kıçlarında don olmayan gariban anadolu kekoları halen daha beka diyorlar. Ortada devlet yok. Devlet dediğin şeyin temeli Anayasa’dır. Dünya ekonomisinin %0.8'ini oluşturan reis hanedanlığının her konuya balıklama atlarken görmek, gariban anadolu kekolarının kompleksini tatmin ediyor. akp dediğin şey, sana her gün tecavüz eden, dünya üzerinde görülmemiş vergi oranlarıyla aldığın nefesten bile haraç kesen, bütün özgürlüklerini kısan, nefret ve aşağılık kompleksiyle sana hayatı dar eden, korkudan gıkını bile çıkaramadığın, yazamadığın, bir de üzerine araplaşmış çoğunluğunun oyuyla seni köle gibi yöneten, cebinden paranı alıp o kölelere aktaran organize bir çete.
__

_Gelişmek ile zenginleşmek farklı şeylerdir. Mesela araplar zengindir ancak gelişmiş değillerdir. Biz de araplara özeniyoruz; gelişmek değil, zenginleşmek istiyoruz. Bu yüzden bilgili ve kültürlü değil, paralı ve nüfuzlu insanlara saygı duyuluyor bu coğrafyada. Atatürk ne demiş: Ne kadar zengin olursa olsun bağımsızlıktan mahrum bir millet, uygar insanlık karşısında uşak olmak durumundan yüksek bir davranışa layık olamaz.
_Modern çağda olmamız, çoğu insanın hala taş devrinde yaşıyor olması gerçeğini değiştirmiyor. Demokratik laik Avrupa’da özgürce yaşayıp şeriat isteyenler örneğin. Bunlar Avrupa görmüş eşekten başka bir şey değildir. Eşeğe altın semer vursalar eşek yine eşektir. Psikolog Freud’a göre dinciler ile ilkel insanlar aynı bilinç seviyesindedir. Örneğin doğa olaylarını, tanrıların gazabı; rüyaları, ilahi mesajlar; mezardaki yılanı, ölen kişinin ruhu olarak aynı şekilde yorumlarlar.
_Troçki: Yalnızca taşra evlerinde değil, kentlerdeki gökdelenlerde de, 13. yüzyıl, 20. yüzyıl ile koyun koyuna yaşıyor. 100 milyon insan elektrik kullanırken, bir yandan da işaretlerin gizemli güçlerine, şeytan çıkarmaya inanılıyor. Film yıldızları, medyumlara gidiyor. İnsan dehasının ürünü mucizevi makineleri uçuran havacılar, gömleklerinin altında muskalarla geziyorlar. Öylesine bitmez tükenmez bir karanlık, cehalet ve barbarlık kaynağını besliyorlar ki!
__

_Tarih ilmi için, o döneme ait belge ve şahitler gerekir. Eğer bu iki direği çekersen tarih diye bir şey kalmaz ortalıkta, kişisel yorum olur ki o da hiç kimseyi bağlamaz. Örneğin, mısıroğlunun kitaplarının hepsinde yalan tarihçilik vardır. Kaynakça kısmında gösterilen maddelerin hepsi bir başka kitaptır. Büyük tarihçilerin dünyada bilinmesinin sebepleri, yazdığı kitapların hepsinin arşivlerden veya diğer o dönemin elçilik kayıtlarından alınmış olmasıdır. İki ülke arası görüşmeler, iki ülkenin arşivleri tarafından onaylanmalıdır. Öteki türlü söylemiş olduğun iddialara karşılık bir antitez anında düşman tarafından kurulur çünkü tarihsel bir iddia değildir, kişisel yorumdur.

_Bir önermenin doğru olarak kabul edilmesi için çok sayıda örnekle desteklenmesi gerekir. Fakat tek bir örnek, önermenin yanlışlığını kanıtlamak ve yerle bir etmek için yeterlidir. Sözgelimi "bütün geviş getirenler boynuzludur" önermesi tek bir zıt misalle, deve örneğiyle yerle bir olabilecek bir önermedir. Schopenhauer

_Türk olduğunu kabul etmeyen bir adam için Türkler birbirinin boğazına sarılıyor. Kendi ülkesine bu kadar düşman olan şahsiyetsizlere bu kadar değer veren başka bir halk yoktur. Türk toplumunun toplu bir psikolojik tedaviye ihtiyacı var. Bu insanlar düşünce ve sorgulama özelliklerini kaybetmişler ve ilkel mağara insanları gibi sadece kendi menfaatleri için yaşıyorlar. Suriyeli itler avrupaya giderken, bazı Türkler, terk ediliyoruz diye ağlıyorlardı. Sokakta basi bos gezen köpek bile bu toplumun en az yarisindan daha akıllıdır.
___

_Toplumsal algı_
_Algı, herhangi bir şeyi anlamlandırmaktır ve herkesin algısı farklıdır. Bireylerin algılama yetenekleri birleşip toplumsal algı yeteneğini oluşturur. Toplum, alt-üst kimlik, hemşehrilik, cemaatçilik, mezhepçilik, politik veya ekonomik çıkarcılık kavgaları içerisinde bütün gücünü ve enerjisini birbirlerine karşı kullanan katmanlara dönüşür. Böyle bir parçalanmışlık içerisinde ülkesinin toprak bütünlüğüne, milli birliğine yönelen tehlikeyi algılayamaz, dolayısıyla da karşı koymayı akıl edemezler.

_Irkçılık_
_Irkçılık, kendi vatandaşın açlıktan, işsizlikten, umutsuzluktan intihar ederken, delirmiş vaziyetteyken, çaresizlikten kafayı yerken, bağımsızlık uğruna savaşıp can verdiği, doğup büyüdüğü ve geberene kadar vergisini verdiği vatanının kendisine ihanet edip elin suriyelisini, afganını sahiplenmesidir ırkçılık. Bu ülkede en büyük ırkçılık, Türklere yapılıyor son yirmi yıldır.

_Kriz – solcu – sağcı farkı_
_2001’de patlayan ve Dsp'yi darmadağan eden ekonomik krizin benzerinin akp'yi etkilememesi seçmen farkıdır. Solcular seçtikleri kişi ülkeyi kötü yönetirse tekrar oy vermezler. Sağcılar ise seçtikleri kişiye ülkeyi nasıl yönettiğinden bağımsız olarak sonuna kadar oy verirler. Hatta seçtikleri kişi ülkeyi kötü yönetiyorsa inadına iyi yönettiğini savunurlar. Çoğunluğu sağ görüşlü olan ülkeler bu sebeple pek gelişemez. Şu şartlarda mevcut yönetime oy veren adamın ya aklından zoru vardır ya da bu güzel ülkeye kastı vardır. Her alanda ülkenin içinden geçip ortalığın anasını ağlattılar.

_Zeka Seviyesini düşürmek için_
_Sığ, empati yoksunu, bencil, saçmalıklara inanan boş insanlarla aynı ortamda bulunmak. Sürekli aynı çevrede, aynı kişiler ile takılmak. Sabit fikirli bağnazlara laf anlatmaya çalışmak. Kitap okumamak, yeniliklere açık olmamak, farklı kültürleri merak etmemek. Aşırı derecede Tv izlemek ve sosyal medya. Hayatını para kazan-evlen-çocuk yap üçgenine sıkıştırmak. Yanlış beslenmek. Uykusuzluk. Dinlenilen müzik de zeka seviyesine önemli katkı yapar. Örneğin orkestra ve jazz müzikleri zeka seviyesini yükseltirken, arabesk, keko rap ve ilahi tarzı müzikler ise bilinci felce uğratmaktadır.

_Travma_
_İnsan vücudunda her travma bir bozukluk bırakır. 1980 darbesi, öncesinde ve sonrasında yaşanan süreç de dahil olmak üzere ülke için büyük bir travmaydı ve o travma bugün yaşadığımız sakatlığı ortaya çıkardı. Ruslar yeşilköye kadar gelip zafer anıtı diktiğinde, İttihat tekattki üyeleri onu ortadan kaldırdı. İttihadın ortaya çıkması, ülkenin kötü gidişatından dolayıdır. Sebep değil sonuçtur. 15 Temmuz darbe girişimi de bir travmadır ve sonrasında olan gelişmeler de travmanın yansımalarıdır.
___

_Chp_
_Chp ülkenin kurucu ve birleştirici gücüdür. 20 yıllık Türk düşmanı iktidar, ülkeyi her alanda çökertip, milyarlarca dolar borca soktu ve milyonlarca arap-afgan mülteci’yi birinci sınıf vatandaş yaparak ülkeyi istila ettirdi ve bu durumda tek kurtuluş, tüm muhaliflerin birleşmesi gerektiğidir. Chp de bunun için elini taşın altına sokup, iyi partili ülkücülerle, saadetli dincilerle, hdpli kürtçülerle ve dp'li liberallerle ülkeyi bataktan çıkarmak için mecburi ittifak yapıyor. Chp, saadetle ittifak yaptığı için dinci olmuyor, ya da hdp, iyi parti ile ittifak yaptığı için ülkücü olmuyor. Zorda kalanın seçme şansı yoktur. Denize düşen yılana sarılır.
_Chp zamanı 1929’da dünyanın en büyük ekonomik buhrarı ile 1940ta dünyanın en büyük 2. dünya savaşı atlatılırken 10’larca fabrika kurulup Osmanlıdan kalan borçlar ödendi. 1974 kıbrısa operasyon çekip, Amerikan üstleri kapatıldı ve açılmadı. 1999’da terörist başı apo paketlenip getirildi.
_Yıl 1936. Devlet, padişahın borçlarını ödemekten; büyük fabrikalar kurmaktan; yabancıların elindeki malları millileştirmekten; salgın hastalıklarla ülkenin en uzak köyünde savaşmaktan ve savaş yorgunu bir ulusu yokluklar içinde ayağa kaldırmakla uğraşıyor. Sivil toplumun gücünü kullanmayı deniyor. Yurtaşının sosyal güvenliğini sağlamak için bir kurum oluşturmayı çare olarak görüyor. Araya büyük bir dünya savaşı giriyor. Yıl 1946. Durum değişmemiştir. Savaşa girmese de, savaşın tüm ağırlığını yaşamış bir toplum. Cumhuriyet bunu hep yapmış; toplum da destek olmuş (SSK, Çocuk Esirgeme Kurumu, Halkevleri, Huzur evleri, Türk Dil ve Türk Tarih Kurumu vs).

___

_Garibanizm_
_Müthiş bir garibanizm var. İnsan gibi yaşama talebini hainlik olarak görüyorlar. “Kendini avamdan üstün mü görüyorsun” diyor herkes. Bir zahmet üstün olalım. Rejimi işçiler değiştirdi, tiranlığı işçiler seçti, akpyi onlar getirdi. Bunları biz yapmadık. Bir bedel ödenecekse bizden önce avamın ödemesi gerek.
_Gelişime kapalı, medeniyet düşmanı bağnaz, kara cahil beyinsiz yığın(çoğu beyinsizdir bu arada). Ana dilleri yalancılık. Çok güzel konuşuyorlar. Yabancı dilleri de hırsızlık, rüşvet ve rant. Karakter fukaraları. Kendinizle nasıl yaşıyorsunuz? Gidin intihar edin memlekete faydalı bir iş yapın bir kere de olsa.
___

_Din – Milliyetçilik – Alfabe - Dil_
_Yunanistan’da din adamları Yunan milliyetçisi, Rusya’da Rus milliyetçisi, Ermenistan’da Ermeni milliyetçisi ama Türkiye’deki din adamlarının çoğu Türk düşmanı. İmam efendi, namazı arapça kıldırdı; kuranı arapça okudu; arapça dua etti ama parayı Türkçe istedi. Parayı niye arapça istemedi? Anlamazlar da ondan. Anlamını bilmediği dualara amin diyen bir millet, sokaklarının caddelerinin Arapça tabelalar ile donatılmasına karşı çıkmaz bilakis memnun olur. Hurafeleri inanç mekanizmasının merkezine oturtmuş bir toplum, asimile olduğunun bilincine varamaz.
_Yunanlar yunan alfabesi, araplar arap, ermeniler ermeni, çinliler çin alfabesi kullanır. Biz arap, yunan, çinli, ermeni ya da koreli olmadığımızdan, bütün dünyanın kullandığı latin alfabesini kullanıyoruz.
_Fransa’da resmi dil Fransızca’dır ve etnik kimlikleri farklı olanlara da Fransız denir. Almanya’da Almanca, İran’da Farsça, Arabistana Arapça, Yunanistanda Yunanca, Arjantinde İspanyolcadır ve genel olarak ülkelerde üst kimlik tektir. Türkiye’de ise Türkiyeli denen garip bir kelime türedi ki bu Türkiyeyi parçalama planının parçasıdır.
___

_tek adam_
_tek adam islami yönetim tarzı, Türk halkına soruldu. Türk halkı cumhuriyetin erdemlerini anlamadı ve siyaset öncesi bilgi birikimi amatör futbolculuk ve otobüs şoförlüğü olan imam lisesi mezunu az eğitimli birine tüm özlük haklarından vazgeçmek de dahil olarak ilk çağ krallarında bile olmayan yetkiler verdi ve durum bu. Tabi işler bu raddeye bir anda gelmedi. 20 senedir akpnin yapmadığı hukuksuzluk, işlemediği suç, yağmalamadığı kurum kalmadı. Cumhuriyetin tüm birikimleri satıldı ve afiyetle islami yapılar arasında paylaşıldı. Dönem dönem kendi aralarında kavga çıktı, kan da aktı; eğitim bitirildi, tarım bitirildi, damadı geçtim ekonomi yönetimine sırf rte çok seviyor ve islamcı diye ilkokul mezunu güreşçiler bile atandı. Günübirlik siyasi çıkarlar için ülke kurumları yıkıldı, demokratik adetler, ülkenin yapı taşları falan bir bir sökülüp mahvedildi, cumhuriyetin tüm hazinesi boşaltıdı, tüm mal varlığı araplara satıldı. Şimdi satılacak varlık kalmayınca başladılar toprak satmaya ve türk halkının bir kısmı araplaştıklarından dolayı buna çanak tuttu.
___

_Zeka özürlü menfaatçi Yığın_
_Bu zeka özürlü yığın, her şeyin en kötüsünü hak ediyor.
_Yıllarca her seferinde aklın, mantıgın, vicdanın velhasil iyi ve güzel olan her şeyin tersi yönünde seçim yapan bu toplumun kolektif aptallıgı karsısında, bilinçli insanlarda bıkkınlıklarının ürettigi nefret doğdu.
_Bu topraklarda iylik ve insanlık yok. Sadece menfaat var. Yillardir korkunç kötülükte işlenen hukuk cinayetleri, adaletsizlikleri, kumpasları, rantları-rüşvetleri-peşkeşleri, dünyada dereceye girmiş boyutta yolsuzlukları, baskıları, zulumleri, hapisleri, intiharları umursamayip iş anca cebine değince ah eden bu topluma her sey mubah.
_20 yıl milletin anasını ağlatanlar, ya muhalifler iktidara gelir ve haklarımızı alırlarsa diye korkuyorlarmış. Ah ibişler ah. Yıllarca medeniyet düşmanı din faşizmini destekleyenlerin, devran dönünce rahatsız olmak gibi bir durumları yok.
_Muhalifler eyvallahsız. 20 yılda en ağır ve baskıcı dini rejim altında hayatta kalmayı öğrendiler. Yöntemler geliştirdiler, korunaklı alanlar oluşturdular. Aman atamamız olacak, aman ihalemiz yanacak dertleri de yok. Onları sopayla terbiye edemezsiniz. Onlar sizi terbiye eder.
_Hak edene hakkını vereceksin. Demokrasi böyle bir şey. Oy verdiğin kişinin yaptıklarının sefasını sürüyorsan, cefasını da çekeceksin. 20 yıldır onca uyarıya rağmen ısrarla oy verilen iktidar, insanları tanzim hıyar kuyruklarına sokuyorsa, verenler, dalga geçilmeyi hak etmişler demektir.
_Türkiye'de hırsızların defalarca kez evinize girmesini destekleyen anadolu insanlarının ezici çoğunluğunun zekalarının orangutan zekasından farklı olmadığı kanıtlanmıştır. Beş para etmez cigerlerini biliyorduk bunların bizi yanıltmadılar sağ olsunlar. Bir hırsız evinize bir kez girmişse bu yeterlidir. Aynı hırsız ikinci kez evinize girerse bu şanssızlıktır ama aynı hırsız üçüncü kez evinize girerse bu aptallığınızdandır.
___

_Bu millet, her şeyin en kötüsünü hak ediyor.
_Maalesef bizim ülkemizin acı gerçeği, 3 kuruş etmeyecek adamları her alanda baş tacı edip, çarıklı milyonerler yaratıp, kafalarımıza sıçmalarına müsaade etmek. Siyasetinden, sanatına, sporundan, popüler kültürüne, nerede muasır medeniyet seviyesinin altında bir terliksi, hah! O’dur işte bizde imparator, diva, reis, kral. Siyasette, sporda, yönetimde, işçilikte, ne bileyim sanatta, her şeyde disiplinsiz, vicdansız ve duygusal bir kabile devletiyiz. Allah kitap diye ülke yönetilen coğrafyada, vatan millet edebiyatı ile futbol takımı yönetiliyor.
_Kabul edelim ki, ülkemiz hak etmediği medeniyete Atatürk ve devrin aydınları sayesinde kavuşmuştu. Halkın böyle bir talebi yoktu. Aradan 100 yıl geçti, halkın hala böyle bir talebi yok. Hırsız ve cahil bir toplumuz. Türkiye’nin yeni normali standart bir ortadoğu ülkesi olmaktır. Yani çölleşmiş, geri kalmış, orta sınıfı bitmiş, sahilleri yabancıların ucuz tatil yeri olan, dinci boş beleş bir ülke. Az kaldı 20 yıl sonra bu günleri, iyi günlerdi diye anacağız. Türkiye daha onlarca yıl, toplum ve devlet olarak; insan haklarına saygılı, hukukun üstünlüğüne inanan, bilime ve akla değer veren, sanatı ve sanatçıyı yücelten, doğanın korunmasına ve hayvanların yaşamına duyarlı bir toplum ve devlet olamayacak. Cehalet, magandalık, kültürsüzlük, lümpenlik, gericilik, ırkçılık bu ülkede hep en revaçta olacak.
_Bu toplum gündelik işlerini bitirdikten sonra tv başına geçer. Birbirinden rezil, kalitesiz, paçoz, şiddeti kutsayan, sanki bu ülkenin büyük bölümü dar gelirli, yoksul ve işsizlerden oluşmuyormuş gibi zengin muhitlerde lüks evlerin içinde geçen tv dizileri, acunun kanalındaki birbirinden adi programları, sabah kuşağında esra erol, seda sayan bilmem neyi izler. Haber kanalları cnn türk, habertürk, kanal 24, ahaber vs. deseniz baştan aşağıya hükümet propagandası. Bu ülkede düzenli kitap okuyan, tiyatroya ve operaya giden, insan haklarını önemseyen, hayvanların yaşamından, doğanın katledilmesinden endişe duyan, duyarlı, eğitimli bir sürü insan var ama bu insanların sayısı yukarıda kısaca değindiğim güruhun yanında devede kulak kalıyor.
_Bu çarpık düzeni kimse bozamaz. Ülke adına iyi şeyler yaptırırsak bizim işlerimiz ters gider diye düşünen egemenler; asalak, ahlakı bozuk, esrarkeş, kalleş ne kadar insan olursa, o kadar işimize yarar. Biz bunlarla besleniyoruz. Sigara, alkol, uyuşturucu bizim yönetimimizle. Deniz, kara, hava fark etmez bizim tekelimizden geçer. Buna burnunu sokan, işleri düzeltmeye, insanları aydınlatmaya çalışan kim olursa olsun, temiz toplum için kim uğraşırsa uğraşsın canını alırız.
___

_Osmanlı_
_Osmanlılar, Türklere -Etraki bi idrak- akilsiz köpek suratli Türk, Eşek Türk, “baban bile Türk ise onu öldür” gibi hakaretler ederken, araplar için ise “kavmi necip üstün ırk” diyerek onları yüceltmişlerdir. (Prof. İlhan Arsel) Osmanlı firavunlarını sahiplenmek ise asırlarca “etrakı bi idrak” olarak görülmüş cellatlarına aşık akılsız Türklerin stockholm sendromu değilse nedir?
_”Türkiye'de Türk var mı” diye soruyor İslamcı propagandist. Arap'a Soylu Millet, Ermeni'ye Sadık Millet, Türk'e İdraksiz Millet diyen Osmanlı, Ermeni'yi, Rum'u, Yahudi'yi zengin etti; Müslüman Türk'ü savaşlarda kırdırdı, sömürdü, sefil etti; ama yok edemedi.
_Osmanlı’da Araplara kavmi necip denirdi yani güzel kavim seçilmiş kavim. 600 yıl ulemadan bir tane bile itiraz eden olmadı. Atatürk ortaya çıkıp ilk defa, Ne Mutlu Türküm Diyene deyince, islamda kavmiyetçilik yoktur diye ortaya çıktılar. Halil İnalcık

_Müneccimbaşı: Osmanlıdaki astroloji, fal ve kehanet görevlileri 1924'te kaldırılmıştır. Padişah 4. muratın öleceğini bildirdiği ve padişahın öldüğü için müneccim idam edilmiştir. Necm(yıldız) kelimesinden türerilmiştir.
_Bir ülkeyi seviyorsan ülken için çalışırsın. Mesela Selçuklular anadoluyu ihya etmişler. Kervansaraylar, alt yapılar vs. ama Osmanlının nerdeyse hiç yatırımı yok. Osmanlı tüm yatırımları balkanlara, arap coğrafyasına yapmış.
_Osmanlı'yı, kendisine kapasite üstü bir muhafaza refleksi tanıyan ümmetçilik ideolojisi yıktı. Tabi bunları anlattığımızda karşımızdaki insanların abdülhamid'in bir karış toprak kaybetmediğine inanan insanlar olduğunu unutuyoruz. Bir nevi biz de karşıdakinin kapasitesinin üstünde bir bilgi aktarımı çabasına girişiyoruz. Osmanlı 1800’lerin sonlarında zaten çoktan yıkılmış bir devletti. 1. Dünya savaşı ile durumu resmiyet kazandı. Topraklarının geniş olması demek güçlü olmak demek değildir. Özellikle ingiltere ve fransa'nın arabuluculukları ile yıkılması 100 yıl ertelendi. Rusya'yı bölgeden uzak tutmak ve bas bas bağırarak gelen bir dünya savaşında anadolu'yu kendi aralarında paylaşmak istiyorlardı. Osmanlı devleti çok uluslu bir imparatorluktu ve fransız ihtilali ile bütün imparatorluklar gibi o da uzun bir çözülme sürecine girdi. Son 100 yıldır kaos ile anılan coğrafyaya (balkanlar-ortadoğu) hakim olan ve içerisinde onlarca farklı ırkı barındıran bir imparatorluk ne olursa olsun zaten yıkılmaya mahkumdu. 1500’ler ile 1900’lerin farklarını halkımıza bir türlü anlatamıyoruz. İngilizler 1700'lü yıllarda makine üretip sanayileşmiş. Aynı dönemde osmanlı ne yapmış? Yenilik ve devrim isteyen padişahları katletmiş. Oraya buraya saldırmaya devam etmiş, sınırlarını daha fazla genişletmeyi düşünmüş. Nitelikten ziyade kalitesiz niceliğe odaklanmış. Cahil şeyhülislam fetvalarıyla saçma sapan işler yapmış. Bugünkü türkiye gibi akıl ve bilimi reddetmiş, saraylarda takılmış, liyakate çok fazla önem vermemiş ve kendi sonunu hazırlamış.
_1881 Osmanlı'nın iflası! Muharrem kararnamesi, Osmanlı Devleti, ödeyemediği iç ve dış borçlarını ödemek için, tüm iktisadi faaliyetlerinin yönetimi yabancıların kontrolüne vermek zorunda kalmıştır. Bu kararname neticesinde devlet ekonomik olarak bağımsızlığını kaybetmiştir.
_Yazar rıza zelyurt, Osmanlıda oğl

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiye'de Yaşayan Zenciler

Müşür Nedir, Ne İşe Yarar?

Hükümetler Tarafından Gerçekleştirilen Tarihin En Büyük Altın Soygunları