İstanbul’da Darağacında Sallandırılan Maymunlar
3. Murat Devri. Osmanlı'nın en refah içindeki yılları. Kuzey Afrika fetihlerinden sonra İstanbul'da kol gezmeye başlayan farklı türlerde maymunlar...
Gemilerde gözcülük yapıyorlar, direklere rahatça tırmanıp, keskin gözleriyle kara ya da başka gemi gördüklerinde aşağı inip işaret veriyorlar.
Sadece denizciler değil, halk da maymunu seviyor. Zengin insanlar, sıradan insanlar maymun beslemeye başlıyorlar. Bir nevi moda denebilir. Hatta maymun dükkanları var Azapkapı ve Galata'da.
Molla Abdülkerim Efendi (3. Murat'ın en gözde din adamı) Fatih Camii'nde bir cuma vaazındaki konuşmasında "kadınların maymunları fena işlerde kullandığını" anlatıyor.
Gazı alan cemaatle beraber gazı veren molla Cuma çıkışında Azapkapı ve Galata'daki maymun satıcılarını basıyorlar. Tarihçiler o günü "İstanbul'da dalında maymun sallanmayan ağaç kalmadı." diye anlatıyorlar.
Öyle ki; molla, yakaladığı maymunları kendi elleriyle asıyor ve daha iri olanlar için idam sehpası hazırlıyor.
Katliama tanık olanlar mollaya "Maymunkeş" lakabı takıyorlar. Tarihçiler,Maymunkeş Abdülkerim Efendi’nin vefatında birçok hayvansever İstanbullu’nun kutlamalar yaptığından bahseder.
Ünlü Tarihçi Reşad Ekrem Koçu; kitabında bu idamlarla ilgili şu şekilde anlatır:
‘‘Yelken ve kürek devri gemiciliği zamanında direklerin tepesine tırmanarak korsan gözcülüğü yapan tálimli maymunlardan istifade edilirdi. İstanbul'da Tersane Kapısı önünde ‘‘gemi maymunu’’ yatiştirip satan esnaf dükkánları vardı. Bir gün Üçüncü Murad'ın hürmetini kazanmış olan váizlerden Abdülkerim Efendi 'kadınlar maymunları fuhuş áleti yaparlar' deyip başına binlerce kişiyi topladı, bu dükkánları bastı ve zavallı hayvanları idam ettirdi’’
Yorumlar
Yorum Gönder