deneme 140
Rasyonalizm: Akılcılık
Emprizm: Deneycilik
Kritisizm: Eleştiricilik
Sensualizm: Duyumculuk
Entüisyonizm: Sezgicilik
Pozitivizm: Olguculuk
Pragmatizm: Faydacılık
Hedonizm: Hazcılık
Septisizm: Şüphecilik
Nihilizm:Hiççilik
Materyalizm: Maddecilik
Fenomenoloji: Öz Bilim
"Tüm Hıristiyanlık âlemi için ne büyük bir utanç bu, kardeş silahlı kardeşe karşı, Kutsal Kabir’i yeniden fethetmesi gerekenler aç gözlülüğe ve kıskançlığa kapıldılar ve Roma imparatorluğunu yıkıyorlar. Ey Konstantinopolis, Konstantinopolis, kiliselerin anası, dinin prensesi, kusursuz düşüncelerin rehberi, tüm bilimlerin yaşam kaynağı, bütün güzelliklerin merkezi, Tanrının elinden öfke kadehi içtin ve Pentapolis’i yakan ateşten daha büyükbir ateşle yandın, hangi kıskanç ve acımasız şeytan sarhoşluğunun aşırılığını üzerine saçtı, hangi çılgın ve iğrenç insan düğün meşaleni yaktı. Ey altın renkli ve erguvani imparatorluk giysisini giymiş ana, şimdi kirlendin, zayıf düşüp evlatlarını yitirdin …”"
Saygıdeğer Aysel hanım,
Öncelikle ağır cahilsiniz (İnsanlara refleksle "Beyinsiz" dememek için bu kelimeyi bu aralar iktisatlı kullanıyorum bunu lütfen anlayınız ve jestimi takdir ediniz)
Efendim,
Şalom aleyke diye bir İbranice kelime yoktur. Şalom Aleichem vardır. İbranice, aramice ve Arapça zaten kardeş dildir. Biri bu kelimeyi diğerinden almamıştır.
İngilizce kitap book, İsveççe bok, Felemenkçe ise boek olur.
Hiçbirisi de birbirinden almamıştır.
Şalom veyahut selâm, barış demektir. Bir krala isim olması doğaldır.
Arapça Nuri (nurum) İbranice (ori) olur.
Dilbilim, kültür coğrafyası sanırım bildiğiniz bir konu değil.
Son olarak,
"Selamün aleyküm" kelimesini boklamak için yazdığınız yazıda ifadenizi açıklamak için kullandığınız
"Zalim, katliam, devlet, teba, millet" kelimelerinin tamamı Arapçadır.
Teşekkür ederim.
(Teşekkür de arapça tabi)
Bilin istedim...
Küresel Isınma, Esasında İnsanlığın Gelişmesi İçin İyi Bir Şey Olabilir mi?
Bir dakika, hemen saldırmayın: Yıl boyunca ölçülen ortalama sıcaklıkların artması nedeniyle Dünya'nın ikliminin değişmesi şeklinde tanımlayabileceğimiz küresel ısınmaya dair alternatif bu bakış açısını okuyun, sonra tartışalım.

iStock

küresel ısınmanın iyi bir şey olması, uzun vadeli bir argümandır
küresel ısınmanın insanlık için iyi oldukça faydalı bir şey olduğunu düşünüyorum. evrimsel olarak bakıldığında türler kendilerini tehdit edecek çevresel faktörlere maruz kalmadıkça gelişim ve değişimleri gereksizdir. türlerin çevreye adapte olma veya çevreyi kendi çıkarları doğrultusunda manipüle etme zorunluluğu yalnızca çevresel faktörlerin değişimi ile mümkündür.
eğer çevre şartları uzunca bir süre değişmezse insanlar değişen şartlar sebebiyle çevreyi manipüle etmeyi öğrenmek zorunda kalmazlar. böylelikle oldukları yerde sayarlar ve ani bir çevresel değişiklikte topluca yok olurlar.
örneğin dinozorlar milyonlarca yıl boyunca çevreye en adapte tür olarak yaşadılar ancak insanların aksine dinozorlar doğal şartlar tarafından çevreyi kendi çıkarları doğrultusunda manipüle edebilecek şekilde evrimleşmedikleri için aniden yaşanan bir çevresel değişiklikte neredeyse yok oldular. insanları çevreyi günümüzde olduğundan daha iyi manipüle etmeye zorlayacak çevresel değişimler yaşanmadığı müddetçe durum söz insanlar için de konusu.

eğer yüz yıl önceki petrol ve enerji tüketim istatistiklerince yapılan tahminlerine bakarsanız o zamanlar insanlık mevcut petrol kaynaklarının 2000 yılına varmadan tükeneceğini öngörmüşlerdir.
ancak bu denli önemli bir enerji kaynağının tükenmesi riski insanları böyle bir ihtimale karşı önlem alma zorunluluğu ile karşı karşıya getirmiş ve bilimsel çalışmalar desteklenerek petrol kullanımının çok daha verimli bir hale getirmesi bu riski atlatmamızı sağlamıştır.
bugünkü küresel ısınma tehlikesi de o yıllardaki gibi zorluklarla beraber bu zorluklara çözüm bulma arayışını beraberinde getirdiği için insanlık bu alanda araştırma ve geliştirme yapmak ve ilerleme kat etmek zorundadır.
küresel ısınmanın çözümü için kimya, fizik, coğrafya, meteoroloji ve jeomühendislik gibi çeşitli alanlarda yapılan araştırmalar bu bilim kollarının araştırma yaptıkları alanlarda normalden çok daha hızlı ilerleme kaydetmelerini sağlar. ancak küresel ısınma hiç ortaya çıkmasa bu konuda hiçbir sorunla karşılaşılmadığı için çözüm uğraşı da ortaya çıkmaz.
bu noktada "tamam da küresel ısınma olmasın, biz de yavaş yavaş gelişelim işte ne olacak" diyenler olacaktır. insanlığın yavaş yavaş gelişmesi gibi bir seçenek yok arkadaşlar. böyle bir seçenek yok çünkü başımıza ne iş geleceğini bilmiyoruz.
şimdiye dek yaşam tarihinde meydana gelmiş 5 büyük toplu yok oluş vardır

yukarıda görebileceğiniz gibi bu toplu yok oluşlar ani atmosfer değişimi, volkan patlaması ve asteroid çarpması gibi görünürde hiçbir şey yokken meydana gelmiş ve yaşama çok ağır darbeler indirmiş olaylardır.
aşağıdaki videoyu izlerseniz mesela şu an dünya üzerinde patlaması mümkün ve yakın olan, ne zaman patlayacağını bilmediğimiz ve patladığında küresel ısınmayı devede kulak bırakacak derecede felaketle sonuçlanacak süper volkanlar olduğunu görürsünüz.
Celal Şengör - Dünya'yı Yok Edecek Felaketler
şimdi bir katilin sizi 7 gün içerisinde öldürmeye çalışacağını bildiğinizi, ancak hangi gün öldüreceği konusunda bilgi sahibi olmadığınızı varsayın. mantıklı olan ilk günden kendinizi savunabilmek için gerekli tedbirler almaya başlamak mıdır yoksa 7. günü bekleyip 7. güne gelindiğinde bir şeyler yapmaya çalışmak mıdır?
bu senaryoda küresel ısınmayı size katile karşı kendinizi koruyabilmeniz için "oğlum bak kendine gel senin kendini korumayı öğrenmen lazım yoksa öleceksin" diyen arkadaşınız olarak hayal edebilirsiniz.
bu arkadaşa örnek olarak, aşağıdaki videoda özetlenen araştırmaların ve bilgilerin ortaya çıkışlarının sebebinin başlı başına küresel ısınma olduğunu ve eğer küresel ısınma olmasaydı hiçbiri ile meşgul olma ihtiyacı duymayacağımızı tahmin edebilirsiniz.
Jeomühendislik
bu alanlarda araştırma yapılması ve araştırmaların başarılı olması durumunda atmosfer ve kimyası hakkında çok daha geniş bilgi ve eylem kapasitesine sahip olacağımızdan, yok olma ihtimalimizi uzun soluklu süreçte azaltmış ve belki de çok daha tehlikeli felaketlere karşı hazırlanma imkanı bulmuş olacağız.
sonuç olarak
küresel ısınmayı önleme çabamız sayesinde edindiğimiz teknolojiler ve bilgiler ile bu duruma karşı hazırlanma olanağımız da artar.
hayatta kalabilmek için zorlukları yok etmek mantığı tutarsızdır, çünkü hayatta kalmak için zorluklar elzemdir. zorlukları önlemek veya yok etmek değil, onların üstesinden gelmek için çabalamak gelişime ön ayak olur.
yani küresel ısınma problemini çözmek isteyenler "ne yapmazsak küresel ısınma olmaz" düşünce biçimini bir kenara bırakıp "ne yaparsak küresel ısınma bize zarar veremez" düşünce biçimini benimsemelidir.
çeşme faciası
kronolojik olarak inebahti deniz savasi ile navarin olayinin arasinda kalan, 6 temmuz 1770 gunu tum osmanli donanmasi'nin rus donanmasi tarafindan yakilmasi ile sonuclanan denizcilik tarihimizin kara sayfalarindan biridir. 60 gemiden olu$an donanmamizdan 50 tanesini ve yakla$ik 10,000 levendimizi kaybettik. bu olaydan 3 yil sonra donemin kaptan-i deryasi cezayirli gazi hasan paşa istanbul'da yeni bir donanma in$a etmi$tir.
murat bardakci'ya gore olay $oyle gercekle$mi$tir*:
1768 yılında osmanlı tahtında üçüncü mustafa oturuyordu ve rusya ile ilişkiler gergin bir hal almıştı. rus çariçesi ikinci katerina’nın ordularının himayemiz altında bulunan polonya'yı işgale kalkması üzerine 8 ekim günü rusya’ya savaş ilán ettik ama hiçbir hazırlık yapmadığımız için, orduyu ancak altı ay sonra harekete geçirebildik. savaşın iki yılında ne türkiye, ne de rusya, önemli bir başarı kazanamadı.
çarpışmalar devam ederken, rusya, mora'da yaşayan rumlar’ı ayaklandırmak maksadıyla ingiltere’nin de desteğiyle akdeniz’e oldukça kuvvetli bir donanma gönderdi. bu arada karadan gelen ve çariçe katerina'nın sevgilisi olan kont theodore orlov ile kardeşi general kont aleksi de askerleriyle beraber donanmaya katıldılar.
rumlar, mora'ya asker çıkartan ruslar'ın kışkırtmasıyla isyan edip türkler'e karşı bir katliama giriştiler. ayaklanma, osmanlı kara ve deniz birlikleri tarafından bastırıldı, rus askerleri ise gemilerine binerek yeniden akdeniz'e açıldılar.
üç filodan oluşan rus donanması ile kaptan-ı derya hüsameddin paşa'nın kumandasındaki türk gemileri çok geçmeden karşı karşıya geldiler ama gemilerimiz geri çekilmek zorunda kaldı. ikinci karşılaşmada, daha sonraları kaptan-ı deryalık ve sadrazamlık yapacak olan cezayirli gazi hasan paşa'nın kalyonuyla rus amirali spiridof’un gemisi çarpışıp yanmaya başladı ve her iki taraf, yangının kendilerine de sıçramaması için tekrar geri çekildi. türk donanması ise tarihi bir hata yaptı, manevra imkánı bulunmayan çeşme limanı’na girip demirlemek gafletinde bulundu.
o sırada çeşme'nin açıklarında beklemekte olan rus gemileri, türk tarafının sıkışmış bir halde bulunduğunu farkedince limanın girişini kapattılar ve 1770'in 6 temmuz gecesi türk donanmasının üzerine iki adet 'brulot', yani yaklaştıkları anda patlayıp her tarafı yangın yerine çevirecek olan ateş gemileri gönderdiler. bazı kaptanlarımız yeniden gaflete düşerek ateş gemilerini teslim olmak isteyen ruslar'la dolu kayıklar zannedip bunları istanbul'da yapacakları zafer resmigeçidinde kullanma hayaline dalınca, olan oldu: ateş gemileri bir anda patladı, alevler tedbirsiz davranan türk gemilerini sardı, koskoca donanma bir kaç sat içerisinde yokoldu ve kurtulmayı başaran tek gemimiz de ruslar'ın eline geçti.
huger
08.08.2004 11:54
bernard lewis, modern türkiye'nin doğuşu'nda, 1770'te çeşme'de donanmanın yakılması meselesi hakkında insanı utandıran şöyle bir detaya değinir: "1770'te amiral spiridov komutasındaki rus donanması batı avrupa kıyılarını kat edip akdeniz'e geçmiş ve ege'ye ulaşarak türklere saldırmıştı. o zaman osmanlı sarayı, anlaşılan o ki hala ortaçağ haritalarını kullanıyordu, ruslara baltık'tan adriyatik'e geçme izni verdiği için venedik'i protesto etti."
igor
12.12.2012 23:17
osmanlı donanmasını yakan aleksey orlov'un zaferi sonrası çariçe tarafından chesmensky (çeşmeli ) ismiyle onurlandırıldığı savaş
wendigo10
08.12.2015 18:20
(bkz: ruslar'ın çeşme'de osmanlı donanmasını yakması)
upsskirt
30.05.2016 16:00
kaybettiğimiz bir savaş olduğundan, hatta büyük ihmaller sonucu bütün donanmamızı yaktırdığımız için tarih derslerinde bahsedilmez. oysa, bu konu bağlamında, stratejik vizyondan, tüm savaş gemilerini aynı limanda bulundurmanın bir ülkeye nelere mal olabileceğinden ve en önemlisi osmanlı imparatorluğu'nun bir deniz gücü olup olmadığından bahsedilebilir.
holdencaufield
18.01.2017 16:13
(bkz: 1770 çeşme deniz savaşı)
kogan
23.02.2017 23:30
(bkz: kazanınca fetih kaybedince facia)
(bkz: bana göre süt onlara göre çikolata)
paranoid humanoid
23.02.2017 23:33
1768-1774 osmanlı-rus savaşı sırasında yaşanan baskındır. rusya' nın baltık donanması, cebelitarık boğazı' ndan dolaşarak ege denizi' ne kadar geldi. bu bilgi fransız elçiler tarafından divan-ı hümayun' a söylenmesine rağmen itibar edilmedi. bazı vezirler düşmanın doğru düzgün bir donanmaya sahip olduğuna bile inanmıyordu.
rus donanması ege denizi' ne gelip osmanlı donanması ile çatıştı. çatışmada osmanlı donanması' nın üstünlüğü ortaya çıktı ve ruslar geri çekildi. bunun üzerine düşmanın bir daha saldırmaya cesaret edemeyeceğini düşünen osmanlı donanması çeşme limanına girerek demir attı. rus donanması ise ege' de dolaşıyordu, osmanlı donanması' nın yerini öğrenince cüretli bir plan yaparak saldırmaya karar verdi.
rus donanması limana direkt saldırmaktansa ateş gemilerini gönderdi. ateş gemileri bir nevi intihar gemileriydi, büyük bir gemiye yaklaşır ve hem kendini hem de hedefini imha ederdi. osmanlılar ateş gemilerini anlayamadılar ve rusların teslim olmak için yaklaştıklarını zannettiler. ateş yemeden donanmanın kıyısına gelen gemiler patlayarak osmanlı gemilerinin de alev almasına neden oldu. savaş düzeninde olunmadığı için gemiler yanaşık düzen dizilmişti. bu nedenle yangın kısa sürede yayılarak bütün donanmanın imha olmasına neden oldu.
bu olay avrupa nezdinde rusya' nın prestijini artırdı ve savaşın osmanlı aleyhine dönmesinde önemli bir etken oldu.
devamını okuyayım
bir grup cinli arasindaki iskandinav
07.08.2017 21:04
iskender öksüz'ün "niçin geri kaldık" kitabında bu konuya dair şöyle denilmekte:
"...
gemilerimiz çeşme'ye çekilir. yan yana dizilip bağlanır. ruslar ani bir baskınla gemilerin tamamını yakarlar. bu işin askeri mağlubiyet tarafıdır. diplomasi ve bilgideki mağlubiyet daha acıdır. payitaht, ruslar'ın boğazlardan geçmeden nasıl olup da akdeniz'e gelebildiklerine bir türlü akıl erdirememiştir. haritaları açarlar... bu haritalardan biri venedik'le rusya arasında bir su bağlantısı göstermektedir! bu saçma sapan haritaya bakıp inananlar piri reis'ten 257 sene sonraki ceddimizdir! olup biteni, istanbul'un çeşme faciasından sonra venedik'e verdiğimz, ^ruslar'ın adriyatikten geçmelerine nasıl müsaade edersin!^ notasından biliyoruz.
..."
bazı kaynaklarda da bu olay "bernard lewis'in modern türkiye'nin doğuşu kitabından konuya dair utandırıcı bir detay" olarak aktarılıyor hatta.
bunu ilk okuduğumda oldukça dikkatimi çekti ve konuyu ciddiyetle araştırıp öğrenmek istedim. başladım orayı burayı kurcalamaya. öncelikle, modern türkiye'nin doğuşu'nun elimdeki baskısında konuya dair bir şey bulamadım. konuyla alakalı olabilecek bir iki kitap daha karıştırdım lakin nafile. konuyla alakalı olabileceğini düşündüğüm (fakat tanımadığım) kişilere olayı sordum ve hüseyin serdar tabakoğlu bana prof. dr. kemal beydilli'nin bu konuyla ilgili olarak toplumsal tarih dergisinde yazdığı yazıyı yolladı. özetle yazı şöyle diyordu:
"...osmanlı devlet adamlarının baltık denizi ve akdeniz arasında bir geçit olmadığına inandıkları hakkında özellikle baron de tott'un hatıratında yer alan ve bu sebepten ötürü yaygınlaşma imkanı bulan yakıştırmanın her hangi bir dayanağı yoktur.
..."
"... türkler hakkındaki aşırı derecedeki olumsuz yargıları ve bu anlamda yazdıkları daha zamanında ciddi bir şekilde tenkide uğramış olan baron de tott'un güvenilir bir kaynak olmadığı bilinmektedir."
"... rusların baltık'ta bir filo hazırlayarak akdeniz'e sevk edeceklerine dair gelen haberler, osmanlı devlet adamları tarafından, rusların böyle bir filoyu özellikle gerekli üslerden yoksun olarak akdeniz'e sevk edebilecek bilgi ve teknik donanımdan mahrum oldukları yargısıyla mümkün görülmemekteydi.
..."
(yazıda bu yargıyı doğrular bir kayıt alıntılanmış. entrynin sonunda yazının linkini vereceğim, dileyen oradan açıp okuyabilir.)
"... bu kayıttan da anlaşılacağı gibi devlet adamları, iki deniz arasında bir geçit olmadığına değil, rus filosunun akdeniz'e sevkine, rusya'nın yakından takip edilen bahrî zafiyeti dikkate alınarak ihtimal verilmemekte ve böyle bir şeyi havsalalarına sığdıramamakta, mulagata ve olamayacak saçma sapan bir iş olarak görerek, kesip atmaktaydılar.
..."
beydilli; bu konuyu aktaran hammer*'ın bu durumu osmanlıların iki deniz arasında bağlantı bulunduğuna ihtimal vermedikleri şeklinde kayda geçirdiğini söylüyor. bu yanlışın bu haliyle defalarca kez yazarlar tarafından kullandığını belirtiyor.
en son feray coşkun, celal şengör'den alıntıyla bunu atlas dergisinde yazınca konu iyice yayılıp osmanlı gerilemesinin en karikatürize anektodu haline geliyor.
sizi bilmem. bu şekilde bakınca, bunun bir şehir efsanesi olduğu konusunda ben tatmin oldum.
iskender öksüz bey'e konuyu aktarmaya çalıştım ama sosyal medyadan beni ciddiye almadı tabi.
detaylı okumak isteyenler buyursunlar.
devamını okuyayım
kurta
21.02.2018 16:41
katerin’e the great unvanını almasının yolunu açan elim hadise.
rus donanmasının 1 yıldan fazla sürede gelip gemilerimizi yakması ile sonuçlanmıştır, akıl tutulması yaşanmış bi aralar.
bukkake
22.07.2019 17:06 ~ 24.07.2019 12:00
1
/2»
iletişim şeffaflık raporları sözlük kuralları reklam kariyer kullanım koşulları gizlilik politikamız sss istatistikler sub-etha instagram twitter facebook
"
ekşi sözlük
başlık, #entry, @yazar
gündem
debe
kanallar
giriş
kayıt ol
pena
pena
çeşme faciası
şükela«
2
/2
https://tinyurl.com/y6tqpztx
onur
01.09.2019 23:25
onur
rusya'nın çeşme'ye giderken izlediği yolu görmek isteyenler için route of russian navy 1770-çeşme
sadece harita hali için; harita
skywalker et
31.12.2019 16:38 ~ 16:40
skywalker et
savaş halindeki ruslar ve osmanlılar karada eşit güçlere sahiplerdi ancak karadeniz ve akdeniz'de osmanlı yadsınamaz şekilde güçlüydü.
gregory orlov'un planına göre olması gereken yerden 2000 km uzaklıkta olan rus donanması iki bölünecek baltık denizini aşıp cebelitarık boğazını geçip akdeniz'e varacaktı. böylece rusların akdeniz'de donanması olacaktı. 1769 da yola çıkan rus donanması 1770'de akdeniz'e vardı. ve osmanlıları gafil avlayarak ezici bir üstünlükle savaşı kazandı. bu savaşta 9000 askerini kaybeden osmanlıya karşın ruslar sadece 30 asker kaybetmiştir. *
savaş sonunda gregory orlov'un kardeşi donanmanın başındaki aleksey orlov'a çeşmeli nişanı verilmiştir.
rusya'nın "büyük" ünvanıyla anılan iki hükümdarı vardır. birincisi deli petro ikincisi ise büyülk katerinadır. *
katerina aslen rus soylusu değildir. hükümdarlık kocası ııı. petro nundur. katerina darbe yapıp kocasını tahtan indirip tahta kendini oturduğunda yeri sağlam değildi. yerini sağlamlaştırması gerekiyordu.
çeşme baskını sonucunda ordusuna hiçbir zaman liderlik etmemiş veya etmeyecek olan katerina halkın taktirini topladı.
heinrich buchholtz'un1
isimli eseri katerina'nın türkler karşısındaki zaferini resmeder. resmi incelediğimizde büyük petronun gökdeki katerinanın suluetine hayranlıkla baktığı görülür. * katerina'nın ruslar için tanrı tarafından gönderildiği izlenimi verilen tablonun alt kısmında rus askerleri tarafından petersburg'a götürülen mutsuz osmanlı askerlerini görebilirsiniz.
istanbul teknik üniversitesi'nin kurulmasına sebep olan büyük deniz faciası.
avrupalıların daha gelişmiş toplara sahip olduğu, avrupalı topçuların daha isabetli atış yaptığı osmanlı imparatorluğu'nda fark edilmişti. fakat çeşme bozgunu, bir milat'tır.
osmanlı imparatoru sultan üçüncü mustafa, haşmetli ve şevketli devletinin doğru dürüst gemi inşa yapabilecek adamlara bile sahip olmadığını fark eder. bu sebeple, avrupa'dan uzman getirtir: baron de tott.
baron, hemen fransa'dan geometri ve gemi mühendisliği kitapları getirtir. bir avuç öğrenciyle ilk dersini haliç tersanesi'nin boş bir hangarında işler: tarih 29 nisan 1773'tür.
bundan sonra öğrenci sayısı arttırılır ve sıraları, tahtası olan çağdaş bir okul binası tahsis edilir. hendeshane (geometri evi) diye bilinen ilk hangar, artık mühendishane-i bahr-i hümâyun (imparatorluk deniz mühendisliği okulu) adıyla anılır olur.
ne yazık ki baron'un çabaları pek sonuç vermemiştir. çünkü o dönemde atı alan üsküdar'ı geçmiştir. osmanlı devleti, bilim ve teknikte hiçbir zaman avrupa'ya yetişemez...
Yorumlar
Yorum Gönder